Durul Gence, memleket müziğinde bir öncü: İcracılığı, aranjörlüğü, eşlikçiliği ve şefliğiyle simgelenen müzisyenliği bir yana, eğitimciliğiyle de çok şey kazandırmış isimlerden. Cazın, rock’n’roll’un, popüler Batı müziğinin temelinde hep o var. Türkiye’deki ilk rock’n’roll topluluğu olan Deniz Harp Okulu Orkestrası’nın elebaşlarından. 1955’te, rock’n’roll’un dünyayı kasıp kavurmaya başladığı yıl, bu topluluğu kuruyor.

Orkestrası Durul Gence 5 ile ilk dönem yayımlanan plakların neredeyse hepsinde yer aldı. Ajda Pekkan, Berkant, Ertan Anapa, Özdemir Erdoğan gibi dönemin önemli isimlerine eşlik ederken bir yandan kendi plaklarını yaptı. Bu grup ilk değil elbette: TED öğrencilerinin kurduğu Sweaters, Sextet SSS, Alpay’a eşlik eden Arkadaşlar, Almanya’da kurduğu Black Points... Durul Gence bu topluluklarda Onno Tunç’tan Şerif Yüzbaşıoğlu’na, Erol Duygulu’dan Cezmi Başeğmez’e mühim müzisyenlerle çalıştı.

İlk caz emisyonlarını Nejat Cendeli (piyano), Melih Gürel (korno), Metin Gürel (flüt) ve Selçuk Sun (kontrbas) ile gerçekleştirdi. Durul Gence 5’in “büyüyerek” Durul Gence 10’a evrilmesiyle bambaşka bir hatta girdi. Emin Fındıkoğlu’nun yaptığı düzenlemeleri çalan orkestra, döneminin belki de en iyisi! Yaptıkları konser albümü ve birkaç 45’lik, aşılamamış işler.

Bunlar arasında yer alan Şeyh Şamil, Durul Gence’nin alameti farikası, geç dönem bir Anadolu-pop klasiği, “yerli caz”ın şahikası, bir “düzenleme nasıl olur” dersi. 70’lerin ikinci yarısında kurduğu caz topluluğu Asia Minor Misson ve 1979’da Danimarka’da Mehmet Ozan’la yaptığı Istanbul Ekspres albümü, mühim işler. Gence’nin caza asıl katkısı, yetiştirdiği gençler. Hacettepe ve ODTÜ’de verdiği caz tarihi dersleri, bilhassa 90’lı yıllarda pek çok öğrencinin ufkunu açtı. ODTÜ’deki tıklım tıklım Durul Gence derslerine utanarak sızdığımı, bir köşeye büzülerek dinlediğimi saklamayacağım. Bu derslerde öğrendiklerim bugün sadece “bilinçli” dinleyiciliğimin değil, müzik yazarlığımın da temelini oluşturur.

İstanbul Caz Festivali’nin Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nü alan Durul Gence, bu ödülü sonuna kadar hak etmiş isimlerden. Bize düşen, onu ayakta alkışlamak.

– Murat Meriç

Yukarı